Gammaz Yürek / Goncagül Seis

 Doğru! Sinirliydim, fena halde sinirliydim, hala da öyleyim ama deli olduğumu da 

nereden çıkarıyorsunuz? Hastalığım duyularımı keskinleştirmişti, harap etmiş ya da 

köreltmiş değildi. Hepsinden öte olan, keskin işitme duyusuydu. Cennetteki ve 

dünyadaki bütün sesleri duyuyordum. Cehennemden gelen pek çok sesi 

duyuyordum. Söylesenize, nasıl deli olabilirim? Dinleyin ve nasıl ustalıkla - nasıl 

sakince size bütün hikayemi anlatıyorum, görün.

Fikrin aklıma ilk nasıl geldiğini söylemek imkansız ama aklıma düştüğü andan 

itibaren beni gece gündüz rahat bırakmadı. Bir amacım yoktu. Bir arzum yoktu. Yaşlı 

adamı severdim. Bana hiç zararı dokunmazdı. Beni asla kırmazdı. Altınlarında da 

gözüm yoktu. Beni sinirlendiren… Sanırım, gözleriydi!


Bu hayatımda her şey normaldi bu bütün sesleri duymam haricinde bunada almistim neyse bı gün yaşlı adamın evine gittim ve evde bı yabancı vardı şaşırmıştım çünkü yaşlı adam tek yaşıyordu ve hiç kimsesi yoktu onu sadece ben ziyarete gidiyordum bir gün yaşlı adamın evinde bi kız gördüm  hemen o yabancının kim olduğunu öğrenmek için sordum.

"kimsin sen burda ne işin" var die biraz durdu ve ben torunuyum dedi şaşırmıştım çünkü eğer gerçekten torunuysa şuana kadar dedesini nasıl ziyaret etmezdi  aklımda bir sürü soru ama yaşlı adam orda diye çok bişey demek istemiyordum çünkü ilk kez bu kadar mutluydu  

Yaşlı adama değer veriyordum onu seviyordum bı baba gibi bı dede belki de bı amca gibi benimle konuşurdu belki de beni severdi ama belli etmezdi yani ama tek bildiğim şey ben o yaşlı adamı seviyordum ve onun üzülmesini istemezdim

Sonra bu torunu kişiliğiyle hayatımıza giren Hümeyra' yı araştiracaktim ve hemen işe koyulmalıydım  sosyal medya gibi bişeyini bulamadım  kız bı ilginçti zaten ,bir gün kız yaşlı adamın evinde kalmaya başladı ben buna sinirlenmiştim çünkü ben ona ne kadar yakın davrandıysamda o bana Hümeyra'ya baktığı gibi bı kere bakmamısti bu üzücüydü.

Hümeyra'yı araştırdım onunla konuşmayı denedim ama ağzından en küçük bı laf bile alamadım neyse sonra bı gün Hümeyra'yı yaşlı adamdan para isterken gördüm ve yaşlı adam cebinde para taşımaz bütün mal varlığını kasasına koyardı tabi bunu gören Hümeyra bence bu paradan ve altınlardan etkilenmisti.

Hemen ardından Hümeyra parayı alır almaz bahçedeki masaya oturup bı telefon açtı o konuştukça ben şaşırıyordum. Çünkü biliyordum böyle bişey olduğunu herşeyi duyma yeteneğimi gücümmü bilmem onun sayesinde o benden ne kadar uzak olsa da odaklanınca Hümeyra'nın konuştuklarını duyabildim.

Şöyle diyordu anne ben bu yaşlı adama gelerek çok iyi ettim bu adamın bizim tahmin ettiğinden fazla parası var benzeri şeyler söylüyordu hala gerçek torunumu yoksa bir dolandırıcımıydı bu kızı anlamış değilim ama niyeti iyi değildi.

Hemen yaşlı adamı uyarmalıydım  ben ona bu olanları anlatınca bana inanmadı kurmaca yapma kendi yaptığın, amaçladığın şeyleri başkalarının üstüne atma demişti bana ve bana sen benim torunumu tanımıyorsun o benim herşeyin demişti üzülmüştüm ama bu kadar laf işittikten sonrada o adama artık yardım edemezdim onun torunu onu seviyor onu bakardı nasıl olsa hemen 2 hafta içinde o şehirden ayrıldım çünkü artık ne yaptıkları umrumda değildi her ne kadar kırgında olsam özlüyordum yaşlı adamı,ama o iki günlük ne olduğu belli olmayan kızı bana tercih etmişti

           .            .            .

4 ay sonra yaşlı adamın evinin yakınında bı abla vardı çok önemli bişey olursa diye beni arasın demiştim arayınca beni heycanladım ilk başta açmak istemesemde açtım konuştum Hümeyra kasanın şifresini öğrenip depoyu boşaltıp kaçmıştı buna şasırmamıştım çünkü böyle olacağı belliydi.

Ama yaşlı adam çok hasta olmuş ve yardıma ihtiyacı vardı  2 gün sonrasına bilet aldım yanına gidecek ona yardım edeceğim...

.

.

(Devamı 2. Bölümde olursa tabi ama iyi biter muhtemelen)

.

.

Her ne kadar kızgın,kırgın ve hayal kırıklığına uğramış olsam da sevdiğim insanların acı çekmesine göz yumamıyorum😶


                           `The END`

Yorumlar

Yorum Gönder