Aslında ilk yazma maceranız dendiğinde aklıma , belirli isimleri yazmayı öğrenip boş bir kağıda saatlerce isim yazmam gelir ama size anlatacağım şey bu değil. Asıl anlatacağım şey bir ilkokul ödevi.
Kaçıncı sınıf olduğumu hatırlamıyorum ama çoğumuzun öğretmeni gibi benim öğretmenim de bir hikaye yazma ödevi vermişti. Üstelik bu yazdığımız hikâyeyi bir kitaba çevirecektik. Ben de annem gibi kitap okumayı çok sevdiğimden, yazmak bana çok eğlenceli gelmişti. Küçükken baykuşları severdim bu yüzden de hikâyemin konusunun baykuş olmasına karar vermiştim. Hikâyemin ismi "Baykuş Dobi" idi. Turuncu kapaklı incecik bir hikâye kitabıydı. Kitabı hâlâ saklıyorum fakat şu an bulamadığım için kitabın içinden size bir alıntı yapamayacağım.
Hikâye kitabımı okula getirdiğim zaman herkes çok sevmişti. Hikâyemi herkes çok sevdiği için ben daha da fazla hikaye yazmaya başlamıştım. Hikâye yazmak o zamanlar bana çok eğlenceli gelirdi ama şimdi pek hoşuma gitmiyor. Belki de artık yazamadığımdandır ya da resim yapmayı daha çok sevdiğimden.
hepimizin hayatına dokunan bir öğretmen var.
YanıtlaSil